TUAT

havalı acil

Yeni yapılan hastanelerde hava nakil araçları ile hasta transferlerine önem verilmektedir. Gerek uçak ambulanslara yakın konumlandırılması gerek hastane içi helikopter pistlerini bünyesinde barındırmasından bu durum gözlemlenmektedir. Bünyesinde helikopter pisti içeren hastanelerde, hastanın bu pistten hastanenin herhangi bir ünitesine transferinde yine ilk olarak acilciler akla gelmektedir.  Biz bu yazımızda yeni acil servis modellerinde, hastaların hastane içi helikopter pistlerinden (heliport)  nakli ve güvenli transport prosedürlerinden bahsedeceğiz.

Doğal afetler, savaşlar, nüfus artışları, hastanelerde yaşanan yoğunluklar, yeterli sunulamayan acil olmayan sağlık hizmetleri, pandemiler, yoğun bakımlarda yaşanan doluluklar, olağan dışı durumlar tüm dünyada acil tıbba olan ihtiyacın artmasına yol açmıştır.  Bu nedenle hava ambulanslarının sahada ve hastanelerde karşılanması ve hastane içi transferlerinin önemi giderek artmıştır.

Dünyada ilk hava nakil vasıtalarıyla hasta transferi 1870 yılında askeri amaçla gerçekleştiği bilinmektedir. Ülkemizde bu durum yine ilk olarak askeri kurtarma amacıyla uçak ambulans kullanılmıştır., Alt ekstremite ateşli silah yaralanması olan bir hasta kara yoluyla 3 gün ön görülen mesafeyi 45 dakikaya düşürülmüştür. Giderek artan hava nakil vasıtaları ile transfer ihtiyacı, bu konuda genelgeler çıkmasına, yeni mevzuat kapsamına alınmasını da sağlamıştır. Bu konu da yayımlanan genelge de; Her türlü travmatik veya travma dışı acil hastaların, kritik hastaların, başka bir hastaneye taşınması, kuvöz içinde yenidoğan taşınması, kitlesel acil durumlarda, ilaç, numune, kan türevleri ile ilgili acil taşıma, organ nakli amaçlı transport işlemlerinin yapılabileceği belirtilmiştir.

Hava Ambulans İle gelecek hastalarda; multitravmalı hastalar, Akut koroner sendrom, Fibrinolitik tedavi gerektiren  olaylar, Solunum yolu, inhalasyon veya kimyasal yanıklar, suda boğulmalar, şok tablosuna ilerleyecek kırıklar, göğüs, karın, baş, boyun ya da kasıklarda açık yaralanmalar, bilinci bozulan, vitalleri ve solunumu unstabil, Glasgow koma ve travma skoru düşük ve uzuv kaybına uğrayacak hasta gruplarında hava ambulansları transferi için tıbbi durumlar ile karşılaşabileceğimiz bilinmelidir. Literatürde hava ambulansı ile sevklerin incelediği çalışmalar da sevklerin yarıdan fazlasını travma hastalarını oluşturmaktadır. Ülkemiz de hava ambulansında hekim eşliğinde taşındığı ve travmalı hastaların naklinde hekim ihtiva eden hava ambulansının üstünlüğü yapılan çalışmalarda gösterilmiştir.

Sağlık tesislerinde helikopterlerin inişi için ayrılmış alanlara heliport denilmektedir. Helikopter inişlerinde en büyük tehlike, pervane kanatları ve kuyruk pervanesinin darbesi sonucu sağlık çalışanlarının yaralanmasıdır. Özellikle rüzgar hızının yüksek olduğu durumlar da pervane hızının daha az, kanatların da daha aşağıda olması tehlike de ana etmendir. Bu tehlikeler artan gürültü seviyeleri ile daha da şiddetlenir.  Hasta teslimi sonrası motor çalışırken yerden yükselen enkaz, toz, kum, kar ve benzeri yabancı maddeler hareketlenir ve ekipte ve hasta da yaralanmalara neden olabilir. Helikopter ambulans ile etkileşimde olan tüm personelin doğru hasta nakil teknikleri ve iniş bölgesi güvenliği ile ilgili eğitim alması gerekir. Heliport alanında çalışan personel inişe geçen helikopterin göreceği şekilde yüksek görünürlüğe sahip parlak heliport yeleği giymelidir. Heliport alanında görevliler dışında başka personel bulunmamalıdır ve meraklı çalışanlara pist alanı için giriş izni verilmez. Çoğu helikopter türünde kuyruk kanatlarının yaralama tehlikesi olduğundan hava aracına hiçbir zaman arkadan yaklaşmamalıdır.

Yeni hastane modellerinde hava nakil araçları ile gelecek hastalar için, Heliport sağlık takımları oluşturulmalıdır. Bu birim içinde; 1 hekim 1 hemşire 1 güvenlik, 2 taşıma, 1 teknik personel olmak üzere en az 6 kişiden oluşmalıdır. Helikopter ile transfer edilen hastanın hastane de ki ilk değerlendirilmesi anamnez, hızlı fiziki bakısından ve ATLS ACLS ilkelerine göre acil servise transferine kadar geçen sürede yaşamsal fonksiyonların devamının sağlamak için gereken tedavilerini planlar. Bu takım, vaka bildiriminin yapılmasının ardından check-list indeki ekipmanları ile helikopterin ineceği piste çalışılmış olan güzergah baz alınarak hızlı bir şekilde hareket etmelidir. Birden çok pistin olduğu modern hastaneler de; 112 den hasta bilgilerine göre hastaya yapılacak işlem ve takip yeri özelliklerine (çocuk yb-ameliyathane-anjiografi-girişimsel radyoloji-acil servis) göre güzergah tayini yapılır. Hasta helikopter ekibinden teslim alınırken; Güvenlik çevre güvenliğini sağlar, Teknik personel asansör ve pist kapılarını sadece ekibin ve hastanın kullanımına uygun olarak kullanılmasını sağlayacak blokaj işlemlerini yapar. Sağlık ve taşıma ekibi; pist sahasında belirlenen Güvenli Kontrol noktasına ilerler. Kontrol noktasında bekler. Helikopterin inişi ve pervanelerin durması ile 2. teslim Kontrol noktasına gelinir. Hastane ekibi helikopter ekibi ile hastanın sedyeye alınmasını sağlar. Uçuş ekibinden hasta bilgilerini sözel olarak alınır. Bu bildirim kısa olmalıdır. Güvenli kontrol noktasına hastayla geçilir. Güvenli alanda anamnez, hızlı fizik muayene, vitaller gibi işlemler yapıldıktan sonra ilk tedavi de uygulanması gerekenler acil klavuzlarına göre planlanır

Hasta bilgileri hastanede uzun dönem tedavisinde rol alacak ekibe aktarılır yapılan tedaviler ve helikopter ekibinden alınan bilgiler devredilir. Yeni görev için gerekli malzemelerin ve ihtiyaçların tespiti ve hazırlığını yapmak üzere tüm işlemler tamamlanır.

Mehmet Necmeddin SUTAŞIR, MD

Acil Tıp Kliniği, Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul, TÜRKİYE

drmehmetns@gmail.com

Write a Reply or Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir